"Yusuf sesini çıkarmadı. Ben Hakkı`nın traşını bitirinceye kadar bir yeryüzüne, birgökyüzüne bakıp oturdu. Hakkı`nın arkasından, bir söz bile demeden çıktı, dükkanına gidip kepenkleri indirdi, kapıyı kilitledi. Tekrar benim dükkanıma geldi. Anahtarı uzatıp: "Al emmioğlu, bu sende kalsın. Selamını aldım, gayri buralarda duramam. Herhalde onu bulmalıyım!" dedi. "Aman Yusuf, etme Yusuf!" demiye vakit kalmadan çekti gitti. İşte o gidiş"